AŞKIN (TAŞKIN) HACİZ BİLGİ NOTU
Bilgi Notu Anahtarları
İİK m.85/son – Haczin Ölçülülüğü ve Orantılılık İlkesi
İİK m.16 – Şikayet Yolu ve Süresi
Anayasa m. 35 – Mülkiyet Hakkının Korunması
AİHS Ek 1 Nolu Protokol
ÖZET
Aşkın haciz, borçlunun borcuna yetecek miktardan daha fazla malının haczedilmesi veya haczin gereksiz ölçüde geniş tutulması halidir. Uygulamada, bu durum genellikle icra müdürlüklerinin borç miktarını aşan taşınır ya da taşınmaz mallar üzerinde haciz işlemi yapmasıyla ortaya çıkar. Tarafımızca takip edilen dosyalarda da, icra müdürlüğünün alacak miktarıyla kıyaslandığında açıkça ölçüsüz bir haciz gerçekleştirdiği tespit edilmiş; İİK ilgili maddeleri ve Yargıtay içtihatları çerçevesinde yapılan şikayet üzerine aşkın haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.
DETAY
Öncelikle aşkın haczin varlığından bahsedilmek için; yetki, süre, kişi, konu, miktar ve ölçülülük şartlarının yerine getirilmiş olması gerekir. Aslında bu unsurlar, geçerli bir haczin varlığı için aranan unsurlardır. Bu unsurlardan birinin yokluğu halinde haciz işlemi, şikâyete tâbidir. Unsurları bakımından eksik olan haciz işlemi ve aşkın haczin varlığı halinde, haczin geçersizliği iddiası önceliklidir. Haciz işlemi geçersiz ise, aşkın haczin varlığından bahsedilmez; haciz işleminin unsurlar bakımından geçerli olması halinde ise, aşkın haczin olup olmadığı ayrıca değerlendirilir. Bu bağlamda, İcra ve İflas Kanunu m.85/son, İcra ve İflas Kanunu m.16, Anayasa m.35 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AIHS) m.1, m.6 ve Ek 1 no Protokol hükümleri, hukuki dayanak oluşturmaktadır.
Alacak miktarını aşan haciz; kavram, tanım ve şartları bakımından İcra ve İflâs Kanunu’nda yer almamaktadır. Yine bu kavram, öğretide de pek tartışılmamakla birlikte, Yargıtay kararlarında “aşkın haciz” veya “taşkın haciz” olarak yer almaktadır. Ancak uygulamada karşılaşılan İcra ve İflâs Kanunu’nun 85/1’de belirtilen, alacaklının alacağından fazla mal ve hakkın haczinin mümkün olmaması karşımıza aşkın haciz veya taşkın haciz olarak çıkmaktadır.
Yargıtayın güncel nitelikteki süreklilik kazanmış görüşüne göre; ölçülülük ilkesi gereği borçlunun, alacaklının masraflarıyla beraber tüm alacağına yetecek kadar mal ve hakkına haciz uygulanmalıdır. Nitekim Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/32823 E. 2015/4058 K. 26.02.2015 tarihli kararda; İİK. nun 85.maddesi dayanak gösterilerek borçlunun mal ve haklarından, alacaklının ana para, faiz ve masraflar dahil tüm alacağına yetecek miktarın haczolunmasına hükmedilmiştir. Bu karara göre, dosya alacağının tamamının icra müdürlüğüne yatırılması halinde, mevcut hacizler aşkın hale geleceği gibi hacizlerin devam etmesinde alacaklının da hukuki yararı kalmayacağından kaldırılmaları gerekmektedir.
Aşkın hacze ilişkin şikâyetle, haczin geçerliliğine ilişkin şikâyet birbirine karıştırılmamalıdır. Haczin geçersizliğine ilişkin şikâyette haciz tamamen iptal edilirken, aşkın hacizde aşkın olan kısmın iptal edilmesi söz konusudur. Söz konusu şikayet hakkı icra dairesinin bulunduğu yerdeki İcra Hukuk Mahkemesine gerçekleştirilmektedir. Şikâyet yoluna, icra dairesinin işleminden zarar gördüğünü iddia eden herkes başvurabilmektedir. Aşkın hacze ilişkin şikâyette hukukî yararı olan kural olarak, takip borçlusudur. Ayrıca aşkın haciz yapıldığını düşünen istihkak hakkı sahibi kişiler de aşkın hacze ilişkin şikayette bulunabilirler. Şikâyet süresi kural olarak, yedi gündür. Bu süre, şikâyet edenin şikâyet konusu işlemi öğrendiği günden itibaren işlemeye başlamaktadır. (İİK m. 16/I)
İcra mahkemesi aşkın haczin varlığını tespit ederse, alacak miktarını aşan haciz işlemini iptal edecektir. İptal kararı geçmişe etkilidir ve ilgili işlem yapıldığı andan itibaren geçersiz hale gelmektedir. Günümüzde aşkın haczin yaygınlaştığı ve bu kapsamda çok ciddi hak kayıplarının yaşandığı görülmektedir. Bu nedenle aşkın haciz işleminin tespit edilip kaldırılması için, icra hukuku alanında uzman bir avukattan hukuki destek alınması büyük önem arz etmektedir.